Güncel bültenlerden haberdar olmak için abone olunuz.
Bülten Kayıt FormuAmerika Birleşik Devlerinde sadece 2021-Kasım ayında yaklaşık 4,5 milyon çalışanın istifa ettiği, yılın son aylarında ve halen devam eden bu durumun literatüre de “Büyük İstifa Dalgası” olarak girdiği bilinmektedir.
İş arama sitesi Indeed’in yaptığı bir ankete göre ise, son dönemde istifa eden 1000 kişiden yüzde 92’si “Pandemiyle beraber, hayatın sevmedikleri bir işi yapmak için çok kısa olduğunu hissettiklerini” belirtmiş durumda. Bu son derece kritik ve özellikle beyaz yaka çalışanların turnover oranını da arttıran bir gerçek olarak karşımıza çıkıyor.
Ülkemizde daha iyi bir iş bulma ümidinin/fırsatının azlığı, bu dalganın Türkiye’de yükselmesini sınırlı ölçüde tutsa da var olan ekonomik koşullar sebebiyle bu dalganın daha küçük bir ölçeği ABD’ de gerçekleşen gerekçelerden farklı olarak ortaya çıkmaktadır.
Pandemi koşulları büyük ölçüde geride bırakılsa da, söz konusu etkiler özellikle çalışma koşullarının iyileştirilmesi ya da yan hakların önemini de arttırmaktadır. Özellikle ülkemizdeki enflasyonist ortam sebebiyle, büyük ölçüde mavi yaka ve azımsanmayacak ölçüde beyaz yaka çalışanların itiraz ya da tedirginlikleri baş göstermektedir. Şirketlerin bu duruma karşı gerekli tedbirleri almaması, önemli ölçüde üretim ya da hizmetin sekteye uğraması sonucunu da ortaya çıkarabilecektir.
Bu kapsamda sektörel olarak bazı farklılıklar ortaya çıksa da, alınan bir takım farklı aksiyonlar aşağıdaki gibidir;
1- Enflasyon farkına ilişkin ücret zammı,
2- Global şirketler için döviz endeksli ücret yapısı ve döviz cinsinden ücretin korunması,
3- Zam dönemlerinin geri çekilmesi,
4- Enflasyon farkı ödemesi yapılması,
5- Gerçekleştirilmesi planlanan uygulamaların çok gecikmeden deklare edilmesi ve mental rahatlamanın sağlanması,
6- Çalışma koşullarının iyileştirilerek, hibrit modellerin öne çıkması,
7- Yan hak paketlerinin güncellenmesi,
8- Çalışanlara ve ailelere psikolojik destek sağlanması,
9- Market kartı, alışveriş çeki gibi uygulamaların devreye girmesi vb.
Ayrıca, Temmuz döneminde de asgari ücret artışı gerçekleşeceğinden, bütçe planlamalarının buna uygun olarak yapılması ve yaklaşık %30’luk zam öngörüsüyle çalışılması uygun olacaktır.
Bu kapsamda bazı bilgileri sunmak isteriz;
1- Yukarıda yer alan 2. Maddedeki döviz cinsinden koruma, Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara bağlı olup sadece belli şirketler için istisna tanınmıştır. Buna göre, dışarıda yerleşik kişilerin Türkiye’de bulunan; şube, temsilcilik, ofis, irtibat bürosu, doğrudan veya dolaylı olarak yüzde elli ve üzerinde pay sahipliklerinin veya ortak kontrol ve/veya kontrolüne sahip bulunduğu şirketler ile serbest bölgedeki faaliyetleri kapsamında serbest bölgelerdeki şirketlerin işveren veya hizmet alan olarak taraf olduğu iş ve hizmet sözleşmelerinde, sözleşme bedelinin ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerinin döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılması mümkündür.
2- Zam yapılması işverenin takdirinde olup, sözleşme (bireysel ya da toplu) ayrıca bir hüküm yoksa, bunu yapma ya da oran belirleme yetkisi işverendedir.
3- İşveren eğitim durumu, kıdem ve performans gibi objektif nedenlere bağlı olarak yönetim hakkı çerçevesinde farklı oranlarda zam yapabilir ve buna bağlı olarak farklı miktarlarda ücret belirleyebilir.
4- İstifa tek taraflı bir irade beyanı olup, çalışanın İş Kanunun 24. Maddesinde ya da 1475 sayılı Kanunun 14. Maddesinde yer alan gerekçeler haricinde feshi durumunda işverene ulaştığı anda hüküm doğurur.
5- İstifa durumunda, çalışan ihbar süresi kullanmak (yeni iş arama izni de bulunuyor) ya da ihbar tazminatı ödemekle yükümlüdür.